Aşkta Sadece Kazananlar Vardır…
Kaan Sebkektay
İnsan kovalar hep bir şeyleri hep bir o yana bir bu yana bir şeylerin peşinden koşar durur ama neyin peşinden koştuğunu bile unutur zamanda akarken… Nedir peşinden kendine koşturacak kadar değerli olan şu hayatta, insanı insan yapan kaybetmemesi gereken en değerli şev? Değerlerimiz… Sevgimiz ve kalbimiz. Şu Anda şuanı yaşamak geçmişte ve gelecekte savrulmak yerine sevgiyle şu anı yaşamak…
Güzel anılar biriktirtmek şu hayattaki en değerli şey ve insan her şeyi sevginin gücü aşkın vazgeçilmez hisleriyle yapmalı artık… Beyin ile kalp bence beynimizin bize kurdurduğu tuzaklara kendi düşüyor insan hep…
Beyin matematiktir, algoritmadır, bilimdir, bilgidir. Ve gerçeklik gibidir var mısın? yok musun? dedirtir hani… ilkeldir ve yaşamak için öldürür , yaşamak için düşündürür, tüketmek için daha fazlasını bulmak adına savaştırır. İlkel Beyin herhangi bir canlı ile karşılaştığında ilk olarak şu 3 şeyi uygular…
- Bana Zarar Verir mi? “” “Hayatta Kalma”
- Yiyebilir miyim? ““Tüketme”
- Üreyebilir miyim? ” Soyunun devamlılığı” sürdürülebilirlik”
İlkel beyin bu 3 maddeyi dikkate alır ve bu süzgeçlerden geçirir konuyu önce…
Daha sonra bu 3 süzgeç süzerken eğer ki ilkel beyin onayından geçtiyse diğer loblardaki süreçler yaşanır. ilkel düşünce yapısındaki insanlarda menfaat, çıkar, kendini düşünme, hayatta kalma korkusuyla kendine güvenmeme gibi sebeplerden dolayı yüzyıllardır savaşlar hep bu sebeple yaşanmıştır. Çünkü ilkel düşünce yapısı ilkel beyin tarafından doğrudan onaylanır.
Yaşamsal Faaliyetlerimizi sürdüren sol lob ve sanatsal faaliyetlerimizi yürüten sağ lob veri işleme sürecine dahil bile olamamıştır ve kalp zaten olaydan bir haberdir. Savaşlar genelde bu düşünce yapısında olan insanların beyinlerinin insanı insan yapan en önemli değerlerden uzak olmasından dolayı yaşanır. Yada savaşı başlatan taraf olmasak da savaşmak zorunda kalarak dahil olur kendimizi diğer taraftan Bu değerler insanı insan yapan değerler olmakla birlikte benlik, karakter, kişilik, uyum, işbirliği, harmoni, iletişim, kültür, sanat, bilginin ve bilgi birikimlerinin paylaşılarak çoğaltılması yeni nesillere aktarılması (üstad, usta,bilgin), aile değerleri ve koşulsuz sevgi gibi bizi yapan değerleridir bence insanın. Ben yerine biz demek birimiz hepimiz hepimiz birimiz için diyerek yaşamak. Anne ve kadına olan minnetin, önemin ve değerin yok olmaması için ki günümüzde hayvanların bile birlik olduğu ve en vahşi en ilkel hayvanın bile anneye, dişiye yani kadına en büyük değeri önemi erdiği bu zamanda biz bu değerlerden yoksun kalan insanlar kendi girdabımızda kayboluyoruz. Gerçek olan tek şey kalbin sesidir ve inanmamız gereken en önemli inanç kalbimizin sesidir o her zaman o bize yapmanız gerekenleri anlatır her zaman kalbin sesi bize ne olduğumuzu fısıldar. Beynimiz kontrol edilebilir, düşünceler oradadır ancak kalp asla ve asla kontrol edilemez çünkü aşkın tohumları sevginin tohumları gerçek olan insanı insan yapan değerlerimizin tohumları kalbimizdedir. Geçmişte yaşananlar evrimsel sürecimizin bir parçasıydı bu nedenle geçmişte olanları anlamak ve yolumuza geçmişten aldığımız dersler ile ilerlemek şuan yapmamız gereken en doğru şey olacaktır.
Savaşan tarafların kazananı asla olmaz kaybedeni olurken ben kazandım diyen tarafta kaybetmiştir ve kendinden kaybeder. Korku, şiddet, kötülük, ayırma, ötekileştirme, din dil ırk ayrımı, kadını değersiz yapan ve yüzlerce yıl boyunca insanları savaşlarda öldürürken, tükenmiş yarım hayatlar, gülmeyen çocuklar evsiz yaşamlara eşsiz kalan annelere o ülkesinden üzerine bombalar yağmur gibi yağarken kaçmaya çalışan kaybolan milyonlarca kayıp yaşama mal olur, hayalleri çalınmış ve feryatlar içinde ağlayan o masum bebeklere, plastik botlarla aramıza koyduğumuz o sınırları insan türünün kendi ile hemde kendinin arasına çektiği duvarları aşma hayaliyle savaştan kaçarken suda boğulan plastik botlarda ölen sahile vuran o çocuklara mal olur sana bana bize mal olurken. savaşlar bizi kaybedenler yapar hep kardeş olduğumuzu unutturur bize yaşamayı da gülmeyi de güldürmeyi mutlu olmayı ve huzur bulmayı…
Önemli olan niyet olmalı bence ve niyetimiz savaşmak değil güvenmek kendimize ve yaşamı paylaştığımız herkese koşulsuz güven duymak bu güveni bizim için kimsenin zedelemeyeceğine sonsuz inanmak ve bir gün bu güven mecbur zedelenmiş olsa da haklı sebepleri olduğuna koşulsuz inanmak koşulsuz hatalarıyla birbirimizi sevmek olduğu gibi kabul etmek sarılmak dokunmak hissetmek olmalı hatalarımıza bakmak nedenlerine ve en önemlisi sarılmak el ele vermek korkularımıza neden olan şeyi bulmak ve birbirimizi güvende hissettirecek kendimizle olan savaşımızı birbirimizle olan kavgamızı bitirecek şeyi bulmak bunun içinde iletişim kurmak gerek birbirimizle ve kimsenin kimseden üstün olmadığını bilerek farklı görmemek ben sen o değil biz demek ve güvenmek her şeye… Ben bizim için ne yapabilirim? demek…
Çok korktuğum zamanlarda oldu kendim kendimden korktum kendime güvenmedim çevremden korktum belki bilinmeyen korkuttu bilinmeyen gelecekse ve gelecek bilinirse yaşamın anlamsızlaşacağını düşünerek korktum korkularım endişelerim oldu bize güvenmekten korktum… Hepsini, herkesi ve başta kendimi affediyorum ve kendime güvenerek bize güveniyorum artık. > Hiç bir şeyden korkmuyorum. Ve bizimle ben olacağımı biliyorum artık biz yoksak ben olmanın anlamsız olacağını biliyorum…
Hayalim biz olmuş birlik olmuş bir dünya yaşam savaşında savrulan yaşamlar yerine sevgiyle kucaklaşan mutlu gülen insanlar elele güzelliklerde kavgayı bırakmış kaygısız endişesiz neşeli bir yaşam ve ortak çabamızda biz olduysak bugün bir gün ben olmasam da bizim hayalimizin bizimle bir gün gerçek olduğuna eminim artık…
ve atan son bir kalp bile kalsa aşkın tohumlarının erkiliği bir damla gözyaşı kalpten koparak gelecek ve gözlerden süzülecektir üzerine düşecektir kalpteki tohumlara ve yıldızlar olup saçılacaktır evrene aşkın tohumları sonsuza dek hikayesini yazmaya devam ederken…
ve aşk her zaman kazanacak çünkü o hiçbir zaman savaşmayacak sadece aşkın tohumlarını yaşatacak ve sevdayı savurmaya devam edecek aşk..